4 Haziran 2010 Cuma

Haşmet Yılmazcan'la "Tatlısert Futbol"

HAYAT BİR TOP GİBİ YUVARLANIRKEN SÖYLENEN SICAK BİR MERHABA...

ben uzun yazmayı sevmem...
***
diyeceğimi ortaya derim; beğenen alır, beğenmeyen ortada bırakır...
***
fakat ortada bırakanlar sonra üzülürse ona da bir şey yapamam.
***
zaten hayat, bir rembrand tablosundaki hüznü yakalamaktan başka nedir ki?
***
arkadaşlar sağolsunlar beni "usta spor yazarı" olarak lanse etmişler. kalemim kuvvetlidir ama önemli olan yürekteki kuvvet değil midir?
***
evet, Suat A. için o sözleri diyen yazarım ben: "skoru bilmeyen biri Suat'ın uzaktan şut çektiğini görünce takımının geride olduğunu anlar."
***
merak etmeyin, hepinize laflar hazırladım. hepinize yetecek kadar sözüm var.
***
sözler, gece ayışığında rakseden ateş böcekleri gibidir zaten.
***
futbolla, romantizmi bir araya getiren; ustalarımdan (özellikle yılmaz özdil, haşmet babaoğlu ve bilgin gökberk'i anmak istiyorum. beni yazmaya teşvik eden abbas balaban abimin yeri ise apayrıdır elbet) öğrendiklerimi kendi küçük dünyamla harmanlayıp sizlere aktaran; korkusuz yazılar olacak bunlar.
***
o kadar...
***
ve merhaba...

Hiç yorum yok: