5 Şubat 2010 Cuma

3 Şubat / Önlüksüzler 4 - Önlüklüler 7

"çocuklarım internet aramasında resmimi bulsun istiyorum..."

- Hüsnü A.'nın arabasını yayınevine getirmemesi sahaya kimin kendi imkanlarıyla geleceği sorununu gündeme getirdi. bu sorun, teknik servis elemanlarından Nurgül'ün yaptığı kura çekimiyle aşıldı. kaybeden isimler Hasan-Buğra ikilisi olmuştu. ancak fedakar insan Suat, "Hasan'ı yalnız bırakamam haykırışıyla" Hamit B.'nin emektar Suzikisindeki yerini Buğra'ya bıraktı.

- maç öncesinde Atilla L.'nin basın mensuplarına yakın markajı dikkat çekiciydi. "beni neden yazmıyorsunuz" yakınmaları, "çocuklarıma gösterecek bir fotoğrafım olaydı internette" sızlamalarından İletişimspor Blogculuk üyelerinin derinden etkilendiğini bu haftaki maç yazısı fotoğraflarının tamamının Atilla L.'den oluştuğunu görerek anlayacaksınız.


- maç saatini beklerken oynanan İstanbul BB.-Trabzonspor maçına ilgi büyüktü. herkes "ulan orada ben olacaktım" duygusuyla maçı izlerken, yüreklerden geçen "bunlar da topçu mu ulen" seslerini iyice kabartılan kulakların duyması mümkündü.

- ulaşım ve top sponsoru Müçteba A.'nın maça gelmeyişi, "tabii koca koca resimleri basılınca yıldız oldu" yorumlarına yol açtı.


tek seçici: Can B.
Önlüksüzler: Ender Ö. (***), E. Buğra B. (*), Can B. (*), Kıvanç K. (*), Bahadır A. (**), Erdoğan Ö. (**), Sami A. (**), Atilla A. (*****)
Önlüklüler: Doğan Ç. (***), Suat A. (****), Hüsnü A. (***), Ümit K. (***), Hasan D. (**), Hamit B. (**), Kerem L. (**), K. Gökhan G. (**)

maçın özeti
yıllarını takım kurma işlerine veren isimlerden Can B.'nin oluşturduğu takımlar müsabakanın denk kuvvetlerin mücadelesi şeklinde geçmesini sağlayan önemli faktörlerdendi. basit hatalarla yedikleri gollere rağmen Önlüklülerin üzerinde kurdukları baskıyı gollere çeviremeyen Önlüksüzlere karşı, yüksek yaş ortalamalarına rağmen Önlüklüler'in fırsatları kullanmayı başardıkları görülen müsabaka son anlarına kadar zevkliydi. zaten 2 farklı yenik durumdayken maçın son 5 dakikasını da E. Buğra B.'nin sakatlanıp oyunu terk etmesiyle eksik tamamlayan Önlüksüzler maçtan yenik ayrılırken, Önlüklüler zafer şarkılarıyla soyunma odasına gidiyorlardı.


karne
Ender Ö. : defansla uyumu iyi olmakla birlikte bu hafta da kalecilik ontolojisini unutup pratiğe fazla daldığı gözlendi. otoriteler ikisini dengeleyeceği bir gün maçın yıldızı olacağı görüşünde birleşti.
E. Buğra B. : maçın talihsiz isimlerindendi. dizinden geçirdiği sakatlık son 5 dakikayı görememesine yol açtı. zaman zaman yerini kaybetmesine rağmen sakatlanana kadar mücadele etmeye devam etti.
Can B.: kanguru derisi ayakkabılarıyla uyumlu renkteki çorapları "futbolculuktan moda ikonluğuna doğru mu gidiyor" sorularını uyandırdı. mücadeleciydi ancak bazı pozisyonlarda "ayakkabılarım eskimesin" düşüncesiyle oyundan düştüğü görüldü.
Kıvanç K.: iki kalecinin de mevcut olduğu ikinci maçta da gol atmayı beceremedi. iyi niyetli çabasına rağmen maçın en kritik anında boş kaleye atamadığı golle mağlubiyetin sorumluları arasına girdi.
Bahadır A.: bütün golleri o atabilsin diye takımı az gol atmak zorunda kaldı.
Erdoğan Ö. : ikinci yarı Atilla'nın geçen hafta kafasından şişlemesi olayını hatırlayınca oyundan düştü.
Sami A.: savunmada etkili olmasına rağmen son bölümde oyun disiplinden uzaklaşıp, bu sefer yenilen gollerde etkili olduğu görüldü.
Atilla L.: kendi deyimiyle, her zamanki gibi takımın ve sahanın en iyisiydi. maç öncesi gazetecilere yaptığı kulisler "transfer arayışları içinde mi" şüphesi uyandırdı.



Doğan Ç. : kaplan kalecilik modunda olmasa da bunu maçtan sonra gideceği yemek davetine bir an önce varma isteğine bağlamak uygun olur. fiks menü 27 lira. adres Doğan Ç.'de.
Suat A.: savunmada rakiplere geçit vermeyerek dikkatleri üzerine çekti. yediği gollerden sonra Doğan Ç.'ye bağrışları maçı kazanmak için üst düzey hırsını gösteriyordu. maçta kimseye faul yapmayıp, penaltıya sebebiyet vermemesi İletişimspor Blogculuk'un kararlı habercilik anlayışına bağlandı.
Hüsnü A.: golcülüğü yıllar geçtikçe daha da oturan Hüsnü A. adeta şarap gibi.
Ümit K.: bir başka şarap: sert içimli, "bukesi" kuvvetli, "dekantasyonunu" tamamlamış, "filtre edilmemiş", kaliteli... (ayrıntılı bilgi için bkz. şarap terimleri)
Hasan D.: maç öncesinde Hüsnü A.'nın kendisinden aldığı "kimseye küsmeyeceksin" sözünü yerine getirmesi dikkat çekti. daha dikkat çekici olansa haftalardır süren galip gelen takımda oynama özlemini gidermesiydi. otoriteler kimseye küsemediği için veriminin arttığı görüşünde.
Hamit B.: geçen hafta aldığı eleştirilerden sonra kendini toparlamış gözüktü.
Kerem L.: bu çocuğun belli bir standartı var. maç öncesi eğlenceye gitmezse onu koruyor.
K. Gökhan G.: sakatlık endişesiyle "ben biraz yavaş oynayacam" şiarını benimsemesine rağmen karakterindeki hız buna engel oldu. rakiplere göz açtırmadı.

Hiç yorum yok: