Hüsnü Paşa-Ümit hocaefendi-yönetim üçgeninde devam eden mücadelede sular durulmuyor... dün maça gitmek üzere metroya binen eşbaşkanlardan Kıvanç zehirlenmekten son anda kurtuldu...
 |
| Mahmut Bavulsu |
Suikast iddialarını ilk kez gündeme getiren, Ümit hocaefendinin Pensilvanya'dan yaptığı yorumlar oldu. Hüsnü Paşa'nın sakatlığı sonrası yaptığı açıklamada, "Hiç şaşırmadım. Yemeğine zehir katılmış olsa ona da şaşırmam" diyen Ümit hocaefendi yönetime yönelik sert eleştirilerini hız kesmeden sürdürdü. İletişimspor'da bir vesayet rejimi olmadığını, bunun eşbaşkanlar Can&Kıvanç tarafından uydurulduğunu ileri süren Pensilvanya anlaşılan o ki, Hüsnü Paşa'ya mavi boncuk dağıtıp kart subaylar içinde de örgütlenmeye çalışıyor, paralel yapısının bozulmasından endişe ediyordu.
Evlatlar yoksa yeğen var!
12 Şubat'ta gündüz saatlerinden itibaren enteresan gelişmeler yaşanmaya başladı. Talihsiz sakatlığı nedeniyle maçlardan bir süre ayrı kalacak Hüsnü Paşa'nın iki evladının da dikkat çekici bir şekilde müsabakaya iştirak etmeyeceklerini açıklaması gündeme bomba gibi düştü. Maçtan iki gece evvel temayüllere tamamen aykırı bir şekilde Ozanbey'in telefonla Can başkana ulaşarak "okulu nedeniyle uzunca bir süre" gelemeyeceğini açıklaması; hele ki, Bahadırbey'in "geliyorum, geliyorum ulannn" hırsıyla kendisini iki defa kaydettirdiği halde maç günü yine Can başkana telefonla ulaşıp, "merdiven çıkarken zorlandığını" mazeret göstermek suretiyle affını istemesi, işin arkasında başka bir iş mi var sorularını doğurdu.
ne var ki, yönetim soğukkanlılığını hiç bozmadığı gibi inanılmaz bir karşı hamle yaptı: İletişimspor'a yıllardır ara vermiş Kadir efendiyi, yani bir başka Abbas'ı maça getirtti. böylece gerek darbe peşindeki kart subaylara gerek Pensilvanya'ya iplerin kimin elinde olduğunu net şekilde gösterdi.
Metroda suikast girişimi
ancak birileri rahat durmuyordu. derhal karşılık verdiler: gerçek bir halk adamı olan Kıvanç başkan maça gelmek üzere bindiği metroda ölümden döndü! metronun hareket etmesinden hemen sonra Kıvanç başkanın yanına oturan kar maskeli bir tip şeker yemeye başladı. dörtlü formundaki koltuklarda oturan diğer kişilere de ikram ettikten sonra Kıvanç başkana da sundu. başkan teşekkür edip adamı geri çevirdi. ancak adamın "hor görme bizi, ayıptır, ikram ediyoruz işte, yazık" vb. gibi sözleri karşısında meseleyi uzatmak istemeyerek şekeri aldı.
kar maskeli adam ve diğer üç kişi hemen bir durak sonra metrodan inerken yediği şekerin etkisiyle geçirdiği baygınlık sonucu Kıvanç başkan gözünü açtığında Merter'e gelmişti. maçın başlamasına sadece 5 dakika kala gerçekleşen bu alçakça suikast girişiminden kurtulan Kıvanç başkan her şeye rağmen tüm çabasını harcayarak 5 dakika gecikmeyle maça yetişmeyi başardı.
Zeytinin faydaları
doktor Wolfgang Neschter, Kıvanç başkanın zehirlenmeden kurtulmasının mucize olduğu yorumunu yaparken zehrin sadece uyutucu özellik göstermesinin sebebini eşbaşkanın öğle yemeğinde yediği bol miktardaki zeytinin içinde bulunan A, C, E vitaminleri ile kalsiyum, fosfor, kükürt, klor, magnezyuma borçlu olduğunu belirtti.
"Başka suikast planları da olabilir"
adını vermek istemeyen bir yetkilinin yaptığı açıklama ise suikast planları konusunda tetikte olunması gerektiğini ayan beyan gösteriyor:
"Pensilvanya ve kart subayların oyunları bitmeyecek. aslında Hüsnü Paşa'dan da rahatsızlar. çünkü Paşa tarihte ilk defa yönetimle büyük uyum içinde çalışıyor, birbirlerine saygı ve sevgileri üst düzeyde. bu da tabii tepki çekiyor. bilhassa kamuoyunu yönlendirmeyi çok iyi bilen Pensilvanya'nın içerideki adamlarına, bunların kurmuş olduğu örgütlenmeye çok dikkat etmek gerek. yönetimin elinde daha ciddi suikast planlarına dair ses kayıtları olduğunu ben şahsen biliyorum."
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Pensilvanya'dan gelen mesnetsiz saldırı karşısında Mahmut Bavulsu, haberiyle ilgili şu belgeyi de paylaşmak zorunda kalmıştır:
 |
| Sevgili başkanımızın zehirlendiğine dair belge |
25 yorum:
Yedirmeyiz, gerçek bir halk ve hak adamı, gerçek golcü ve genç başkanımızı yedirmeyiz. Sokağa dökülmemek için zor tutuyoruz kendimizi.
Floransa Laybreri'nin tozlu raflarından aldığım bir kitaptan: "Forget it". Ben de öyle yapıyorum.
Her an bir ses kaydı gündeme bomba gibi düşebilir; demedi demeyin.
Astınız, şamarladınız, zehirleyemediniz!!! #diren kıvırcık adam #diren uzun bacaklı adam
milli iradeye yönelik bu apaçık manipülasyonları lanetliyorum. Pensilvanya'daki hocaefendiye de sesleniyorum: hocam artık ülkenize dönün, korkmayın, bu yönetim size de sahip çıkacaktır...
yeter be yeter artık! biz gerekirse başkanlarımızın kılı olmaya hazırız... #diren kıvırcık adam #diren uzun bacaklı adam
#diren uzun bacaklı adam
Zürafa gibi kıtır kıtır kesecen bunları, memleketimde kurban bayramını diline dolayan pis batı medeniyeti #gönülgözümiktidarolsun
Algı operasyonu içerisindeler. Soruşturdum, açıldığından beri metroda zehirlenen sadece bir kişi olmuş, o da son kullanma tarihi geçmiş yoğurttan. İki sene kadar evvel. Ayrıca buradan uyarıyorum: En kısa zamanda, Hüsnübey ve oğullarının sağ salim olduğuna dair güvenilir belge yayımlanmalıdır. Hayatlarından endişe etmek herkesin görevidir. #direnhüsnübey #direnozan (Bahadırbey'in üşeneceğini düşündüğüm için sırf ozan'ı yazdım.)
Yok yönetimmiş, yok pensilvanyaymış yok Hüsnü Paşaymış, üçlü iktidarınızın göstermelik savaşına bizi alet edemezsiniz. Asıl ve asil mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. #direnhasan #direnfırat
umit adlı arkadaşın "yok efendim Kıvanç başkan zehirlenmedi" yönündeki asılsız saldırısı karşısında haberime belgeyi de ekledim.
Hüsnü Paşa ve oğulları ise son derece sağlıklı, huzurlu ve mutlular. bunun için belge yayımlamaya gerek yok. lüzumlu görürse Paşamız kendisi bir açıklama yapar.
25 yıllık takım tarihimize bakın. Hiçbir zehirlenme vakası var mı? Yok... Sonradan hazırlanan belgelerle kamuoyunu ikna edemezsiniz. Başkanlığı teslim ettiğimiz eşbaşkanlardan Kıvançbey'e bakınız: Uyuyor. Bindiği metroda uyuyakalıyor. Sorumlu bir eşbaşkanın yapacağı şey mi bu? Her dakikasını pürdikkat geçirmesi gereken başkanın haline bakın. Sonra, yok zehirlendim de, bilmem ne.
Ayrıca başka bir konuda da açıklama yapmak isterim. Sakatlanmam gerçektir. Hatta futbol oynamak için yanıp tutuşuyorum. Ammavelakin sağ baldırımın arka kısmında oluşan her neyse ödem mi, lif kopması mı bilemiyorum, yürümemi daha zorlaştırıyor.
Ve yine ayrıca hakkımda "mahdumlarıyla birlikte maçlara gelmemeleri" şayialarına yol açan nedir? Bunca geçmişi heba mı etmiş miyiz? Örnek futbolcu olmadık mı yıllar yıllar boyunca. "Oram ağrıyor, buram ağrıyor" diyenlerden olmadık. Ve hatta bu maça başka bir Abbas'ı, yani Kadir'i kim gönderdi sanıyorsunuz?
Lütfen, lütfen diyorum, öyle meydanı boş bulup sallamayınız.
25 yıllık takım tarihimize bakın. Hiçbir zehirlenme vakası var mı? Yok... Sonradan hazırlanan belgelerle kamuoyunu ikna edemezsiniz. Başkanlığı teslim ettiğimiz eşbaşkanlardan Kıvançbey'e bakınız: Uyuyor. Bindiği metroda uyuyakalıyor. Sorumlu bir eşbaşkanın yapacağı şey mi bu? Her dakikasını pürdikkat geçirmesi gereken başkanın haline bakın. Sonra, yok zehirlendim de, bilmem ne.
Ayrıca başka bir konuda da açıklama yapmak isterim. Sakatlanmam gerçektir. Hatta futbol oynamak için yanıp tutuşuyorum. Ammavelakin sağ baldırımın arka kısmında oluşan her neyse ödem mi, lif kopması mı bilemiyorum, yürümemi daha zorlaştırıyor.
Ve yine ayrıca hakkımda "mahdumlarıyla birlikte maçlara gelmemeleri" şayialarına yol açan nedir? Bunca geçmişi heba mı etmiş miyiz? Örnek futbolcu olmadık mı yıllar yıllar boyunca. "Oram ağrıyor, buram ağrıyor" diyenlerden olmadık. Ve hatta bu maça başka bir Abbas'ı, yani Kadir'i kim gönderdi sanıyorsunuz?
Lütfen, lütfen diyorum, öyle meydanı boş bulup sallamayınız.
Arkadaş fitbolcu mu, yönetici mi, gurman mı, kurban mı belli değil...Zehirlendim diyor, topunu tepiyor, sonra gidip hindi dolması yiyip bir tepsi de pilavı mideye indiriyor... nasıl zehirlendin, Aziz Yıldırım, pardon aziz misin sen? "Elden vefa zehirden şifa olmaz"...
Gerçekleri hindiye pilava boğarak ne saklanacak ne gizlenecek? O sözümona eşbaşkanın metroda -afedersiniz- uyumasından, terbiye icabı bahsetmemiştik. Maalesef gerçektir. Kabataş görüntüleri nasıl ortaya çıktıysa metro görüntüleri de kısa zaman sonra çıkacaktır. Hazımsızlar.net adresinden izleyin.
Hocam peki kutsal halısahamıza çizmeyle-botla,hatta daha ileri giderek rugan ayakkabılarıyla girdikleri iddiaları doğru mu?
Paralel yapının kurbanı oldum
Yok dananın dingili! Bir de rakı içdiler halısahada. Bırak bu işleri Yamuk Prenses.. senin kim olduğunu biliyiuoruyz:)
Rakıya razı ettiniz bizi. Bir süre önce o sahadan yarısı yenip kalanı sahaya yapıştırılmış lolipopları temizleyeceğiz diye anamız ağladı. Belli ki bu profesyonel lolipopçuların işi. Arkalarında lolipop lobisi olmadan kim kalkışabilir böyle bir işe. Ama biz onları da iyi biliyoruz.
Hüsnü Paşa tokat gibi giydirmiş bu arsızlara, yetmemiş aynı yanağa bi daha giydirmiş. İçim eridi, kendimi güvende hissettim. İyi varsın Hüsnü Paşa, sayende huzur içinde uyuyoruz.
Paşam bi de sol yanağa giydirseydin, bi kopipeyste bakar:))))
Adam kopipeystini de yapmış, iki tarafa da giydirmiş işte! Baktığınızı da göremiyorsunuz! İki tane yazmış ya!
Biz ne dedik Ümit Bey? Aynı yanağa bi daha giydirmiş dedik. Bi de öbür yanağa giydirseydi dedik. Yani üçüncü kopipeysti istedik. İzan istirham ediyoruz.
dünyanın hiçbir yerinde askeri rejim kalmadı arkadaşlar. tamam eşbaşkanlık sistemini Hüsnü Paşa getirdi belki ama artık askerin devri de, darbecilerin devri de, dışarıdan atıp tutan hocaların devri de bitti. sağlam irade, demokrasiyi en güzel şekilde uyguluyor.
elinizde görüntü olmadan bir hizmet sevdalısına "zehirlenmedi uyudu" diyen arkadaşların içlerinin karanlığını da çok iyi görmüş olduk.
Hüsnü başkan haddime düşmez ama şifa olur bir an önce sahalara dönersin, kumpaslara karşı sahada yer alırsın diye yazıyorum... bizim mahallede kırkçı-çıkıkçı pek muhterem, harama el sürmemiş bi hoca efendi var... her şey ettiği iyi oluyo... sıra çok olduğu için randevusuz da almıyo... ne dersin muhterem hocam bi ayarlama yapayım mı?
"gördün sakat, kapıyı kapat"
Paşam zeytin ve soğanı tülbente sarar yarasına basar, hiçbişeyciği kalmaz, senin girdiğin yollara girmez Vehbi Kesbi efendi!
Yorum Gönder