19 Haziran 2014 Perşembe

Direnen Adam Ayberk / İDARİ SORUNLAR

Ayberk Özgezi
98'de dünya kupasını, 2000'de avrupa şampiyonluğunu kazanan Fransa, 2002'de gruptan çıkamamıştı, yaşı benim gibi genç olanlar hatırlarlar.

1-0'lık Senegal yenilgisiyle başlamışlardı, kaza dediler, ardından 0-0'lık Uruguay beraberliği ve 2-0 Danimarka yenilgisi... Son iki turnuvanın şampiyonu, aldığı tek puanla elenerek bir sürü tartışmanın açılmasına vesile oldu.

O tartışma tankından şu çıktı: şampiyonların bir sonraki turnuvaya eleme oynamadan gelme hediyesi, aslında bir hediye değil, başlarına bela oluyor, iyi hazırlanamadan gelmiş oluyorlar turnuvaya. O nedenle, bu tekil olay nedeniyle, kural değişikliğine gidildi ve şampiyonlar 2006'dan itibaren, elemelere katılmaya başladılar.

Bu sefer elimizde son üç turnuvanın şampiyonu İspanya var, iki maçta 7 gol yiyip elendiler. Bunlara puan da, yok, uyduruk bir penaltıdan attıkları tek gol, hanelerinde. Üçüncü maça, kendileri gibi formalite babından çıkacak Avustralya'dan şeref puanı almaya çıkacaklar, bakar mısınız koca İspanya'nın durumuna?

Bunları neden anlatıyor bu dallama diye mırıldandığınızı duyuyorum. Öyle deme moruk, futbolda her şey birbiriyle bağıntılıdır.

Bugün Kartaltepe'de top direkten dönse, FIFA toplanıp dünya kupasında direklerin kalınlıklarını mı değiştirsek diye kafa patlatıyor.

İşte, Fransa'nın yaşadığı krize bir çözüm getirmek üzere idari birtakım tedbirler alıyor, kuralları değiştiriyor, durum daha beter oluyor.

Denk kadrolar batağına gömülen İletişimspor yönetiminin hali size bir şey hatırlatmıyor mu?

Kural değişiklikleri, adam alma sistemleri, kurayla kaptan seçimleri derken, şahane bir tiyatro oynanıyor. Ama sonuç? Denk kadrolar oluyor mu? Futbol güzelleşiyor mu?

Bu haftaki maç 3-2 bitti. Kağıt üstünde denk maç olmuş gibi görünüyor. Ama siz bunu mağlup taraftaki futbolcuya sorun bakalım. Kerem Bey'in suratında, yakında gezi parkında çadır kurmaya gidecek isyankar genç ifadesi yoktuysa, ben de hiçbir şey bilmiyorum!

Moruk, milli takımlar sorumlusu Ümit Hoca maçtaydı. Maçtan sonra suratı asıktı. Biraz sohbet ettik. "Koçum" dedi, "Bu genç yönetim, iletişimspor futbolunu ileri değil geri götürüyor".

Ümit Hoca deyince, size bir şey hatırlatmıyor mu? Ümit Hocaefendi diyelim o zaman!

Tanımam, önünde eğilmişliğim, zemzemini içip iki kelamını dinlemişliğim yoktur. Ama adam kaç zamandır, sorunlara, sıkıntılara dikkat çekip duruyor.

Doğru şeyleri söyleyen adamlara kulak tıkamamak lazım moruk.

Yoksa futbolcuyu gezi parkından çıkarmak için genç yönetimin çokça kolluk gücüne ihtiyacı olacaktır.

Hani söylemedi demesinler moruk!

9 yorum:

river plate in eski yedi numarası dedi ki...

oğlum bi bas git la...geziyle bayrampaşa nın ne alakası var...

umit dedi ki...

Hocalar ve Efendiler Vakfı'nın açıklaması: Hocaefendi Mexico 70'ten bu yana herhangi bir Dünya Kupası vesair maçı yerinde seyretmemiş, herhangi bir stadyumu ziyaret etmemiş, sadece geçen gün, o da yıkılmış halde bulunan İnönü stadının oradan dolmuşla geçmiştir. Gezi'nin ilk üç günü doğruydu, sonra bozuldu. İspanya da bir vakit neydi...

Quataxmî dedi ki...

Ne uğraşacam bu yavşakla ya...

Tekgeç Yavrum dedi ki...

Fotomaçta ganyan tahmini yapıp hiç bişey tutturamayan Ayberk bu mu yoksa... ??

hasan nalbur dedi ki...

@tekgeç daha ziyade atın kendisi olabilir

nagiş kartonpiyer dedi ki...

hocaefendi müritlerine "brezilya'dayım" mesajı gönderiyor: meksika 70'i kim kazandı? brezilya. kupa şimdi nerede brezilya'da!!! sambacı kızlara fazla bakma çarpılırsın hocam hahaha

burcum sarışınsoy dedi ki...

brezilya çoooook güzellll, gelsenizeeee

Ekmekyedin Ayıoğlu dedi ki...

Kıymetli hocaefendi, bu vasıfsız yazarın geri çektirilmesi konusunda iletişimspor yönetimine gerekli tedbir ve tazyiki uygulamanızı arz ve rica ediyorum, ellerinizden öpüyorum.

Tom Bala dedi ki...

KG yaktı mis gibi takımı be, halbuki gününde olsaydı top göremezdi rakip...