1 Nisan 2010 Perşembe

31 Mart / Önlüklüler 2 - Önlüksüzler 4

- halısaha sahibi langırttan para kaldırmaya devam ediyor. anlaşılan o ki, maçlardan önce langırt oynamak yeni bir trend olarak İletişimspor bünyesine dahil olmuş durumda.

- başkan Hüsnü A. ve onursal başkan Ömer L.'nin sahaya geliş esnasında yaptıkları görüşmeler yakın zamanda bir Arnavutluk-Türkiye maçının gündeme geleceğinin işaretlerini verdi. Arnavut takımında Kürt Arnavutlardan Hasan D.'nin ve Konyalı fahri Arnavut Kıvanç K.'nın da yer alacağı gelen duyumlar arasında.

- yazın yaklaşmasıyla birlikte Müçteba A.'nın "ne bu sahanın üstü kapalı ya, üstü kapalı sahada maç mı yapılır, öyle olsa niye maçlar kapalı sahalarda oynanmıyor?" çıkışları artacağa benziyor.

tek seçici: Müçteba A.
Önlüklüler: Doğan Ç.(***), Müçteba A.(**), Atilla L.(*), Can B.(**), Kıvanç K.(*), Kerem L.(***), Sami A.(**)
Önlüksüzler: Hüsnü A.(**), Ümit K.(***), Erdoğan Ö.(***), Suat A.(***), Ömer L.(***), Ozan A.(***), Hasan D.(***)

maçın özeti
Bayrampaşa'da son zamanların zevkli maçlarından biri vardı. Müçü'nün oluşturduğu takımların denkliği, son 15 dakikaya girilirken skor tabelasında gözüken 1-1'lik durumdan da anlaşılıyordu. Önlüklüler çok pas hatası yaparak oynamalarına, bilhassa Atilla L. ve Kıvanç K.'nın top kontrolündeki zayıflıklarına rağmen son anlara kadar özellikle sağlam savunma kurgularıyla oyundan kopmadılar. Önlüklülerin bir korner sırasında yaptıkları adam paylaşma hatasını iyi değerlendiren Ozan A.'nın golüyle öne geçen Önlüksüzler, maçtan düşen rakiplerine üstünlüğü kaptırmayarak sahadan zaferle ayrılan taraf oldu.

karne
Doğan Ç.: yenilen gollerde hatası azdı. maçın sonlarında rakip kaleye yaptığı hamleler neticesiz kalsa da bir Chilavert bir Schmeichel tadındaydı.
Müçteba A.: büyük umutlarla kurduğu takımı tarafından adeta ihanete uğradı, uygun durumlarda kendisine pas verilmemesinden yakındı durdu.
Atilla L.: "yılda anca bir defa kötü oynarım.." Atilla'nın bu sözlerini hatırlayanlar için bu çocuktaki form düşüklüğünün arkasında yatan nedenlere derin bir sondaj yapmak gerektiği açıkça ortada. önümüzdeki hafta alacağı yeni ayakkabılarla tekrar eski formuna kavuşacağı iddiasında.
Can B.: transparan fosforlu forması yeşil önlüklerle karıştığı için vücudunu yeterince sergileyemedi.
Kıvanç K.: "gol makinesi diye aldık çamaşır makinesi çıktı" sözünün cisimleşmiş hali gibiydi. etkisizliğini gidermenin yolu 3 haftada bir ayakkabı almaktan geçiyorsa iflas bayrağını çeker bu çocuk.
Kerem L.: özellikle geriden top çıkarma yükü omuzlarına binince kramplar kaçınılmaz oldu. yenilgiye rağmen puan tabelasında liderliğini devam ettiriyor olması tek tesellisi.
Sami A.: maçın sonlarında ilerde gol aramaya çıktı, eli boş döndü.

Hüsnü A.: bir başka çamaşır makinesi. usta golcünün gol atamaması ve etkisizliği "aklı başka yerde" yorumlarına yol açtı. aklının nerede olduğunu, maç öncesinde sorduğu "ışıklar yanmasa da aynı parayı mı veriyoruz? toplanan ücretlerde düşüş olacak mı? bunu araştırsak" sorularına bağlandı.
Ümit K.: geriden oyun kuran isimlerdendi. maç sonunda rakip takımı tebrik ederek centilmenlikte sınır tanımadığını gösterdi.
Erdoğan Ö.: maçlardan sonra klasik müzik dinlemeyi bırakıp türkü dinlemeye başlaması performansını olumlu yönde etkilemeye başlamış gözüküyor. rock'a geçerse tam patlama yapacak.
Suat A.: savunmada göz doldurdu. kendisine vahiy yoluyla gelen "şut çek, şut çek" fısıltılarının bu maçta az gerçekleştiği uzaktan sadece bir defa şut çekmesinden belliydi.
Ömer L.: maç boyunca bel altına gelen toplara rağmen yılmaz bir savaşçı misali mücadelesini sürdürdü.
Ozan A.: attığı kafa golü çok şıktı. çıktığı ikinci maçta da galip kadroda yer alarak Kemal G. ile galibiyet yüzdesi en yüksek oyuncu olma özelliğini korudu.
Hasan D.: haftalar sonra galibiyetle tanışarak şeytanın bacağını kırdı.

Hiç yorum yok: