![]() |
Hurşut Atamayır |
gençlere minnettarım, "uluslararası yılın en iyi çıkış yapan gazetecisi" ödülüne beni layık görmüşler. hayatım boyunca böyle ödülleri çok aldığım için, 10 bin kişilik salonda sahneye çıkarken duygulanmam sanıyordum. heyhat, İletişimspor blog'da yazarak bu ödülü almanın anlamı çok başkaymış... gençlere yaptığım konuşmada doğruluktan ayrılmamalarını söyleyip, çalışmanın öneminden söz ederek fitbolcularımıza, muhterem Hüsnü Paşamıza, genç yönetimimize değindim. inanılmaz ama gerçek, salondaki hıçkırık sesleri konuşmamı bastırdı. herkes fısıltıyla da olsa İletişimspor mucizesinden bahsediyordu. insanları daha fazla yıpratmamak için konuşmamı kestim. tam sahneden inerken gençler hücum etti. "illa selfi denilen şeyden yapalım" diye tutturdular, "yapalım" dedim, kıramadım. yaptık.
![]() |
gençlerle selfi |
"bunları neden anlatıyorsun" diyenlere, "oku da gör" diyorum. ödül töreninin ardından ilk uçakla bayrampaşa'ya gelerek maçı izlemeye koyuldum. Müçübey, iki çalım atalım Bahadırbey, Kadir Abbey, Hüsnü Paşa, disko çocuğu Fırat, sakat Suat efendi'den kurulu Arcantinli Cem efendinin takımı başlarda iyi direndi ama Arcantinli'nin kafasındaki oyun planı bir türlü sahaya yansımayınca kaybettiler. çoğu duygusal isimlerden oluşan bu takım, Erkan efendinin bir makine düzeniyle işleyen takımı karşısında bir zaman sonra dağıldı.
aslında bir noktadan sonra maçı takip etmedim zaten. ödül töreninde çektirdiğimiz selfiye bakıp bakıp hislendim. zira tüm dünyanın konuştuğu, gençlerin hayran olduğu bir takımı canlı canlı izliyor, oyuncularla muhatap olabiliyor, "olummmm o öyle mi yapılır", "evladımmm koşsanaaaa", "adam al adam allll" diye bağırıyordum. bu bir ayrıcalık değil miydi? öyleydi...
dediğim gibi duygusal bir insan değilim; nice ihanetlerden, nice yangınlardan geçtik biz. ve fakat o bahar günü, o ödülden sonra hislendim. sadece fitbolun güzelliklerine odaklanmak istedim. tamam fazla bir şey bulamadım belki o ayrı ama odaklandım. sonra düşündüm, bu futbolcuları en sert şekilde eleştiriyoruz, bu yönetime en ağır hakaretleri savuruyoruz ama sonuçta bunlar da bizim çocuklarımız.
tüm bu sebeplerden dolayı en azından bu hafta kimseyi eleştirmiyorum. sadece yönetime sorarak, bir çağrı yapıyorum: bu takım bir selfiyi hak etmiyor mu?
9 yorum:
Hüsnü Paşa'nın etrafında 13 oyuncuyla selfi, bi de baklava ossa, dadından yenmese...
Bu siteyi keşfettim yeni.
Yazarlar çok kabiliyetli.
Gözlerim doldu valla yemin.
Gelin gençler gelin gelin.
bu yönetim o selfieyi'de çektirir.
selfi değil selfie yalnız.
hocaefendi de girecek mi selfie'ye? hahahaha
Allah insanı tevazu yolundan ayırmasın. Selfiye'den uzak durun. Kendinizi methetmeyin. Ben edersem benim Allah belamı versin.
Tamam Hurşut bey çektirelim ama senin selfinin yanında bunun esamesi okunmaz...
Hurşut bey başka görüntüleriniz de var... Gerçi bunlar daha alengirli görüntüler ama fiyakanız bozulmasın, her yerde görünmmeyin bence...
http://www.polarax.com/contact/
http://www.wordplaymagazine.us/
linkleri açınca göğsüm kabardı ülkem adına; bu millet seninle gurur duyuyor büyük yazar... getir şu pulitzer ödülünü de ülkeye be Hurşut abi.
Yorum Gönder